Karabük Üniversitesi akademisyenleri mide kanseri teşhisinde yeni usul geliştirdi

KARABÜK – 67aydinhaber – Karabük Üniversitesi (KBÜ) Mühendislik Fakültesi Tıp Mühendisliği Kısmında vazifeli akademisyenler, mide kanseri teşhisinde yeni bir sistem geliştirdi.

KBÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Harun Erol, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bekir Salih ve KBÜ Biyomedikal Mühendisliği yüksek lisans mezunu Deniz Baran Demirhan'ın da takviyesiyle Doç. Dr. Hacı Mehmet Kayılı ve Dr. Öğr. Üyesi Hakan Yılmaz öncülüğünde mide kanserinin süratli ve yanlışsız tanısı için çalışma yürütüldü.

Doç. Dr. Hacı Mehmet Kayılı, gazetecilere, mide kanserinin Türkiye'de ve dünyada en sık görülen kanser çeşitlerinden biri olduğunu söyledi.

Erken teşhis konulduğu takdirde tedavinin verimli olduğunu aktaran Kayılı, “Mide kanserinin teşhisini daha süratli ve hakikat yapabilmek için biyoanalitik bir prosedür geliştirdik. Olağanda konvansiyonel yollarla mide kanseri teşhisinde endoskopi sistemi kullanılmaktadır.” dedi.

Hastadan alınan örneklerin patoloji ünitesine iletildiğini ve burada bir hafta üzere bir müddette sonuçların çıktığını anlatan Kayılı, “Bizim geliştirdiğimiz prosedür; biyoanalitik, biyokimyasal bir usul. Bu metotla patolojik bir tahlile gerek kalmadan mide kanseri tanısı 3 saatlik bir mühlet içerisinde konulabilmektedir. Böylece çok daha süratli bir formda hastalara teşhis konulup tedavi süreci süratli bir biçimde başlayabilmektedir.” diye konuştu.

Elde edilen sonuçların Analyst'te (İngiltere'de yayımlanan bilimsel dergi) yayımlanmaya kabul gördüğünü aktaran Kayılı, şöyle devam etti:

“Bu çalışmaları ilerleyen vakitlerde öteki kanser tiplerini içerecek formda genişletmeyi planlıyoruz. Bilhassa 'biyosıvılar' dediğimiz kan, tükürük ve idrar üzere örneklerde de çalışmayı genişleterek daha fazla kanserin süratli bir halde taranmasını ve böylece süratli teşhis konularak tedavi süreçlerinin süratli bir formda başlatılmasını amaçlıyoruz. Bu çalışmalar öncü çalışmalar. Teşhis kitine dönüşebilmesi için daha çok milletlerarası çalışma yapılması gerekmektedir. Yurt dışındaki örneklemler kullanılarak, memleketler arası örneklem ağı kurularak bizim burada elde ettiğimiz sonuçların doğruluğu tespit edildiği takdirde biz bunun olacağına inanıyoruz. Münasebetiyle bu artık bir kit haline gelecek ve dünyada kullanılma imkanı olabilecek bir biyokimyasal usul olarak kabul edilebilir hale gelecektir.”

– “Yüzde 96 civarında doğruluk oranı yakaladık”

Dr. Öğr. Üyesi Hakan Yılmaz ise oluşturdukları data seti sayesinde yüzde 96 civarında doğruluk oranı yakaladıklarını ve ilerleyen süreçte farklı kanser çeşitlerinde farklı teknikleri deneyerek çok daha düzgün sonuçlar elde etmeyi hedeflediklerini kaydetti.

Yılmaz, 33 kanserli dokudan ve 31 olağan dokudan aldıkları örnekleri çoğaltarak 250 örnekten oluşan bir data seti oluşturduklarını lisana getirerek, “Bu data setiyle sınıflandırma uyguladık. Bu sınıflandırma sonucunda da çapraz doğrulamalarımızı gerçekleştirerek yüzde 96 civarında bir doğruluk oranı yakaladık. Baktığınızda yüksek bir oran. Münasebetiyle da yaklaşık bir hafta süren kanser ön tanısı sürecini 3 saatlik bir müddete indirmiş olduk. Bunu da şu an yüksek bir muvaffakiyetle gerçekleştirebiliyoruz.” sözlerini kullandı.